Bulletin of thc Islamic Medical Association of South America. Nisan 1985 sayısı manşetlerinde son derece şaşırtıcı bir keşfi ilan ediyordu: "Kanadalı Bir Bilim adamı İnsan Embrilojisi Hakkında Kur'an'a ve Hadislere Destek Sağlıyor." Hikaye bir doktorun. Toronto Üniversitesi Tıp Fakültesi, Anatomi Bölümü Başkanı Dr. Keith Moore'un, vahiy ile gelişken anatomi bilimi arasında var olduğunu keşfettiği "mutlu izdivacı" anlatıyordu bize. Moore'un "yedinci yüzyılda söylenmiş bu sözlerin bilimsel tutarlılıkları beni şaşırttı. Müslümanlar, bu sözlerin Allah'tan gelen vahiyler olduklarına inanmakta alabildiğine haklıdırlar" dediği yazılmaktaydı. Keith Moore ne bulmuştu da Müslüman doktorlar, bilim adamları ve âlimleri bu denli heyecanlan*mışlardı? Moore'un "Kur'an ve Hadiste İnsan Embriyolojisinin Parıltıları" adını taşıyan yazısı önce Yedinci Suudî Tıp Toplantısı'na sunuldu. Ondan bu tarafa da yazı Africa Events (Mayıs, 1985) te dâhil birçok yerde tekrar tekrar basıldı. Kısaca yazı ceninin gelişimini anlatan ayetlerle ve bu ayetlere klinik veriler ve konu ile ilgili kitaplardan getirilen örneklerle Kur'an'ın ağzından çağdaş biyoloji bilimini anlatmaktadır. Meselâ "Doğrusu biz insanı, az miktarda karışık bir sudan yarattık." (76/2) mealindeki ayet Moore tarafından az sayıdaki spermin, dişi gamet ve beraberindeki folikular sıvı ile karışması, ya da erkek ve dişiye ait cinsel salgılar şeklinde yorumlanmaktadır. Karışık damla, tamamlanmış yumurta, 'nüfuz eden sperm sonunda, embriyonun habercisi zigotu oluştururlar. Tıpkı şu ayetteki gibi: "Andolsun biz insanı süzme çamurdan yarattık. Sonra onu bir nutfe olarak sağlam bir karar yerine koyduk. Sonra nutfeyi alakaya çevirdik, alakayı bir çiğnemlik ete çevirdik, bir çiğnemlik eti kemiklere çevirdik, kemiklere et giydirdik; sonra onu bambaşka bir yaratık yaptık. Yaratanların en güzeli Allah, ne yücedir!" (23/12-14) Moore bu ayetlere bakarak 28 günlük embriyo benzeri şekillenebilen bir cisim alarak üzerine dişlerinin izlerini çıkarttı. Bu çiğnenmiş et parçası sanki embriyonun diş izlerine benzeyen uzunlamasına parçalarıyla karbon kâğıdıyla çıkartılmış bir parçası idi. Daha sonraki incelemeler altı haftalık bir embriyoda kemiklerin şekillenmeye, kasların onlara bağlanmaya başladıklarını göstermektedir. Yedinci haftada kemikler embriyoya bir insan şekli kazandırmaktadırlar. Kulaklar ve gözler dördüncü hafta ile birlikte biçimlenmeye başlamakta, altıncı haftada yani zigotun oluşumundan 42 gün sonra gözle görülür bir hale gelmektedir. Moore bize tüm bu olanların Kur'an'da anlatılanlarla uygunluk içinde olduğunu söylemektedir.