1. Çok yemek mideye düşkünlük anlayışı kısırlaştırır. Mide dolgunluğu ilâhi hikmetleri gönülden siler.
2. Açlık az yemek tüm dertlerin devasıdır. Tüm ağrı ve sızıyı getiren tokluktur.
Az yemek vücuttaki hastalıkları azaltır. Çok yemek hastalıklara sebep olur.
Gece uyku ve rüya düzenini bozar.
3. Sürekli tok olmak, bir çok hastalıkları tahrik eder. İlâhi hikmetlere perde olur.
Cenâb-ı Allah bir kuluna ihsanda bulunursa; ona az yemeyi, az uyumayı, az konuşmayı nasip eder.
4. Az yemeyen insan fikir duruluğunu ve tefekkür zevkini bulamaz. Çok yemek insanın bedenine zarar, çok uyku ise insana keder ve huzursuzluk verir.
5. Az yiyenin kederi az, sağlığı uzun olur. Az yemekle hastalık ikisi bir arada bulunmaz. Çeşit çeşit yemeklerle nefsini besleyen kimse sağlığını bozmak için hastalıklara davetiye çıkarıyor demektir.
6. Az yemek peygamberlerin yemeği Allah dostların makamıdır. Açlık ilim ve zeka keskinliği kazandırır.
Tokluk ise cehâletin karanlığın sebebidir. Açlık her türlü hastalığı def eden çok güçlü bir silahtır. Karnını tıka basa dolduran hayvandan farksızdır.
7. Bedenin sağlığı az yemekte. Ruhun sağlığı az uyumaktadır. Aşırı yemek yiyen kişinin aklından tekrar ele geçirilmesi mümkün olmayan bir şeyler silinir gider. Tokluk çeşitli hastalığı, hastalıkta keder ve elemi davet eder.
8. Bütün hastalıkların temelinde mutlak çok yemek vardır. Az yeme, açlık ise cümle hastalıkların devasıdır.
9. Çeşitli vehimlerin, kuruntu ve vesveselerin hattâ mahlûkatın azgın nefislerinin yakıcı ateşini ancak açlık söndürür. Nefsi aç olanın vesveseleri gider. Deli bile aç kalırsa akıllanır.
10. Açlık ibret tarlası, hikmet kaynağıdır. Açlık yüksek anlayış ve derin sezişin ruhu, aşk kapısının anahtarı, irfan nurunun feneri ve hakikat yolunun rehberidir. 11. Nefs yoksul bir hastadır. Onun acil şifası açlıktır.
12. Açlığın az yemenin gönle kazandırmayacağı ilim yoktur. Açlık az yeme Allah dostlarının kılavuzu olmuştur. Kim az yemeyi başarır karnı aç olursa onun gönlü iki cihanı da geçip Mevlâya ulaşır.