İlim Dünyamıza Hoşgeldiniz.. ßiร๓illคђiггคђ๓คภiггคђi๓ ..νυѕℓαтıм özℓємiм∂iя..
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

İlim Dünyamıza Hoşgeldiniz.. ßiร๓illคђiггคђ๓คภiггคђi๓ ..νυѕℓαтıм özℓємiм∂iя..

KaRdEsLiGiN DaIm oLdUgU, sEvGiLeRiN BiRlEsTiĞi, DoStLuKlArIn bItMeDiGi AiLe fOrUmUmUzDa iYi vAkIt gEçIrMeNiZ UmUdUyLa eFeNdIm eDePlE GeLeN HüRmEtLe gIdEr.
 
AnasayfaKapıLatest imagesAramaKayıt OlGiriş yap

 

 Risale-i Nurdan Vecizeler

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
vuslatım özlemimdir
Yönetici
Yönetici
vuslatım özlemimdir


Mesaj Sayısı : 916
Kayıt tarihi : 02/04/09
Yaş : 47
Nerden : SİVAS

Risale-i Nurdan Vecizeler Empty
MesajKonu: Risale-i Nurdan Vecizeler   Risale-i Nurdan Vecizeler Icon_minitimeSalı Tem. 21, 2009 6:41 pm

mektubat | yirmi dokuzuncu mektup | 388
oruç çok cihetlerle hakiki vazife-i insaniye olan şükrün anahtarı hükmüne geçer


sözler | yirmi üçüncü söz | 290
küfür bir fenalıktır, bir tahriptir, bir adem-i tasdiktir.


mektubat | yirmi üçüncü mektup | 263
nasihat istersen ölüm yeter. evet, ölümü düşünen, hubb-u dünyadan kurtulur ve ahiretine ciddi çalışır.


mektubat | hakikat çekirdekleri | 456
zaman gösterdi ki, cennet ucuz değil; cehennem dahi lüzumsuz değil.


mesnevi-i nuriye | lasiyyemalar | 37
dergah-ı izzete iltica eden kurtuluyor. sual eden saillerin istekleri veriliyor. en adi bir zihayatın sesi işitiliyor ve haceti kabul ediliyor.


mektubat | yirminci mektup | 219
sultan-ı kainat birdir. herşeyin anahtarı onun yanında, herşeyin dizgini onun elindedir.


sözler | yirmiüçüncü söz | 285
iman, insanı insan eder; belki, insanı sultan eder. öyle ise, insanın vazife-i asliyesi iman ve duadır.


şualar | dördüncü şua | 76
bu kainatta görünen bütün güzellikler öyle bir güzelden geliyorki,bu mütemadiyen değişen ve tazelenen kainat,bütün mevcudatiyle ayinedarlık dilleriyle ,o güzelin cemalini tavsif ve tarif eder


mektubat | yirmi ikinci mektup | 267
gıybet odur ki, gıybet edilen adam hazır olsaydı ve işitseydi, kerahet edip darılacaktı. eğer doğru dese, zaten gıybettir. eğer yalan dese, hem gıybet, hem iftiradır; iki katlı çirkin bir günahtır.


sozler | birinci soz | 18
ey nefis! boyle ebleh olmamak istersen : Allah namina ver, Allah namina al, Allah namina basla, Allah namina isle, vesselam.


emirdağ lahikası | | 79
bu zamanda insanlar, ihsanını, muhtaçlara çok pahalı satarlar.


sözler | lemeat | 670
madde rikkat peyda ettikçe,hayat şiddet peyda eder.


lem'alar | üçüncü lem'a | 23
lillah, livechillah, lieclillah rızası dairesinde hareket ediniz. o vakit sizin ömrünüzün dakikaları, seneler hükmüne geçer.


mesnevi-i nuriye | habbe | 110
ahirette seni kurtaracak bir eserin olmadığı takdirde, fani dünyada bıraktığın eserlere de kıymet verme.


münazarat | | 73
büyük işlerde yalnız kusurları gören, cerbezelik ile aldanır veya aldatır.


sözler | yirmi beşinci söz | 335
sadaka nasıl mal ile olur. ilim ile dahi olur. kavl ile, fiil ile, nasihat ile de oluyor.


lem'alar | yirmi altıncı lem'a | 255
ölüm firak değil, visaldir, tebdil-i mekandır, baki bir meyveyi sünbül vermektir.


sözler | yirmi birinci söz | 248
biliyor musun vesvesen neye benzer? musibete benzer. ehemmiyet verdikçe şişer. ehemmiyet vermezsen söner.


lem'alar | on yedinci lem'a | 126
hırs, hasaret ve muvaffakiyetsizliğin sebebidir..


mektubat | yirmi ikinci mektup | 262
hırs, sebeb-i mahrumiyettir; tevekkül ve kanaat ise, vesile-i rahmettir.

sözler | yirmi üçüncü söz | 289
nihayetsiz hacat-ı insaniyeyi ihsan edecek, ancak nihayetsiz bir kudret ve muhit bir ilim sahibi olabilir. öyle ise, mabudiyete layık yalnız odur.


mektubat | yirminci mektup | 220
dehşet aldığın zaman, ibrahim hakkı gibi 'mevla görelim neyler, neylerse güzel eyler' de, pencerelerden seyret, içlerine girme.


mektubat | yirminci mektup | 220
(Allah) , hem hakim'dir, hem rahim'dir. mülkünde istediği gibi tasarruf eder, çevirir.


şualar | yirmi dokuzuncu lem'adan ikinci bab | 651
mü'min olan bir insanın dünyanın kuruluşundan sonuna kadar uzanan manevi bir ömrü vardır.


şualar | yirmi dokuzuncu lem'adan ikinci bab | 652
ruhuna, vicdanına nokta-i istimdad ise ancak ahirete olan imandır.


şualar | yirmi dokuzuncu lem'adan ikinci bab | 652
ey insan! senin nokta-i istinadın, ancak ve ancak Allah'a olan imandır.


mektubat | yirmi sekizinci mektup | 346
bilerek zarara razı olana şefkat edip lehinde bakılmaz.


şualar | yirmi dokuzuncu lem'adan ikinci bab | 649
felsefe, herşeyi çirkin, korkunç gösteren siyah bir gözlüktür. iman ise, herşeyi güzel, ünsiyetli gösteren şeffaf, berrak, nurani bir gözlüktür.


sözler | yirmi beşinci söz | 364
size yeşil ağaçtan ateş çıkaran bir zat, çürümüş kemiğe hayat verebilir.


sözler | yirmi birinci söz | 248
şu vesvese öyle bir şeydir ki, cehil onu davet eder, ilim onu tardeder. tanımazsan gelir, tanısan gider.

sözler | on birinci söz | 117
insaniyetin cihazatı, hayvan gibi hayat-ı dünyeviyeyi kazanmak için verilmemiş.


sözler | onuncu söz | 54
zalim izzetinde, mazlum zilletinde kalıp buradan göçüp gidiyorlar. demek bir mahkeme-i kübraya bırakılıyor.


mesnevi-i nuriye | şule | 201
birşeyden uzak olan bir kimse, yakın olan adam kadar o şeyi göremez. ne kadar zeki olursa olsun.


sözler | on üçüncü söz | 133
dünyanın lezzetini, zevkini, saadetini, rahatını isterseniz; meşru dairedeki keyfe iktifa ediniz. o, keyfinize kafidir.


mesnevi-i nuriye | zeylü'l hubab | 93
bu latif, nazik masnuatı o kuru ağaçlardan ihraç eden kudrete hiç bir şey ağır gelmez.


sözler | onuncu söz | 55
bu meydan-ı imtihanda olanlar, başı boş değiller; saadet sarayları ve zindanlar onları bekliyorlar...


sözler | otuz üçüncü söz | 628
şu koca kainat sarayının bir ustası var. o usta onu bilir, görür, yapar, idare eder.


sözler | yirmi dokuzuncu söz | 478
cesed ruhun hanesi ve yuvasıdır, libası değildir.


emirdağ lahikası | | 42
cennet adamlar istediği gibi, cehennem de adam ister.


sözler | on dokuzuncu söz | 217
bilirsin ki: en ziyade insanı tahrik eden meraktır.

mektubat | ikinci mektup | 19
tevekkül, kanaat ve iktisad öyle bir hazine ve bir servettir ki, hiçbir şey ile değişilmez.


barla lahikası | | 144
lezzet-i hizmet-i imaniye her kederi unutturur


sözler | yirmi dokuzuncu söz | 490
cennet-cehennem, şecere-i hilkatten ebed tarafına uzanıp eğilerek giden dalın iki meyvesidir ve şu silsile-i kainatın iki neticesidir


lem'alar | yirmi birinci lem'a | 171
bir sene bu risaleleri ve bu dersleri anlayarak ve kabul ederek okuyan; bu zamanın mühim, hakikatlı bir alimi olabilir.


mektubat | on beşinci mektup | 62
zira, kur'an-ı hakim, her zaman kıyametin acaibini tehdit suretinde zikrediyor, "göreceksiniz" diyor.


mektubat | yirmi dokuzuncu mektup | 407
kanaat ve iktisad; maaştan ziyade sizin hayatınızı idame ve rızkınızı temin eder.


mektubat | on altıncı mektup | 65
en mühim, en lüzumlu, en selametli olan imana hizmet cihetini tercih ettim.


emirdağ lahikası | | 15
bu dünya fanidir. en büyük dava, baki olan alemi kazanmaktır. insanın i'tikadı sağlam olmazsa, davayı kaybeder.


mektubat | on altıncı mektup | 68
benim boynumda veya koynumda bir akrep bulunduğunu biri söylese veya gösterse; ondan darılmak değil, belki memnun olmak lazım gelir.


tarihçe-i hayat | sekizinci kısım : ısparta hayatı | 602
ecel birdir, tagayyür etmez... ölüm, bu alem-i fenadan alem-i bekaya ve alem-i nura gitmek için bir terhistir


Sayfa başına dön Aşağa gitmek
vuslatım özlemimdir
Yönetici
Yönetici
vuslatım özlemimdir


Mesaj Sayısı : 916
Kayıt tarihi : 02/04/09
Yaş : 47
Nerden : SİVAS

Risale-i Nurdan Vecizeler Empty
MesajKonu: Geri: Risale-i Nurdan Vecizeler   Risale-i Nurdan Vecizeler Icon_minitimeSalı Tem. 21, 2009 6:43 pm

mesnev-i nuriye | hubab | 80
insanın akıl ve fikir meydanı öyle bir vüs'attedir ki, ihatası mümkün değildir. ve o kadar dardır ki, iğneye mahal olamaz.


mektubat | on altıncı mektup | 68
kur'an yıldızlarına perde çekilmez. gözünü kapayan yalnız kendi görmez, başkasına gece yapamaz.


mektubat | on altıncı mektup | 71
ahireti bilen ve dünyanın hakikatını keşfeden; aklı varsa pişman olmaz, yeniden dünyaya dönüp uğraşmaz.


mektubat | on altıncı mektup | 404
kısa bir ömürde, az bir lezzet için; ebedi, daimi hayatını ve saadet-i ebediyesini berbad etmek, ehl-i aklın karı değil.


tarihçe-i hayat | birinci kısım : ilk hayatı | 119
nev-i beşere rahmet olan kur'an ancak umumun, laakal ekseriyetin saadetini tazammun eden bir medeniyeti kabul eder.


lem'alar | yirmi altıncı lem'a | 228
madem rahim bir halıkımız var; bizim için gurbet olamaz. madem o var, bizim için herşey var.


şualar | on birinci şua | 186
gençlik nimetine bir şükür olarak, o tatlı nimeti iffetle, istikamette sarf etmek lazım ve elzemdir.


işaratül-icaz | ibadet ve tevhid bahsi | 159
islamiyetin menşei, ilim; esası, akıldır.


mektubat | yirmi ikinci mektup | 267
gıybet, ehl-i adavet ve haset ve inadın en çok istimal ettikleri alçak bir silahtır.


şualar | on birinci şua | 210
(cenab-ı hak) , korktuğumuz en büyük şeylerden daha büyüktür.

mektubat | yirmi ikinci mektup | 263
eğer malı çok seversen, hırsla değil, belki kanaatle malı talep et, ta çok gelsin.


tarihçe-i hayat | sekizinci kısım : ısparta hayatı | 566
dinin şiddetle men ettiği şey, fitne ve anarşidir.


tarihçe-i hayat | sekizinci kısım : ısparta hayatı | 566
hakiki bir müslüman, samimi bir mü'min hiçbir zaman anarşiye ve bozgunculuğa taraftar olmaz. dinin şiddetle menettiği şey, fitne ve anarşidir.


kastamonu lahikası | birden ihtar edilen bir mesele | 56
bir adamın imanını kurtarmak ise, on mümini velayet derecesine çıkarmaktan daha mühim ve daha sevaplıdır.


sözler | yirmi üçüncü söz | 287
yağmur namazı ve duası bir ibadettir. yağmursuzluk, o ibadetin vaktidir; yoksa, o ibadet ve o dua, yağmuru getirmek için değildir. eğer sırf o niyet ile olsa, o dua, o ibadet halis olmadığından, kabule layık olmaz.


lem'alar | yirmi beşinci lem'a | 208
hastalık seni tam uyandırıncaya kadar sabra çalış.


hutbe-i şamiye | yaşasın şeriat-ı ahmedi (a.s.m) | 90
dünya için din feda olunmaz.


emirdağ lahikası | yirmi yedinci mektubun lahikasının zeyli | 77
dünyanın yüz bahçesi, fani olmak haysiyetiyle, ahiretin baki olan bir ağacına mukabil gelemez.


lem'alar | yirmi altıncı lem'a | 240
sinek, tavuktan san'atça ileri geçmezse de, geri de kalmaz.


tarihçe-i hayat | birinci kısım : ilk hayatı | 74
uyanmış, insaniyeti tatmış, müstakbele ve ebede namzet olmuş adam dinsiz yaşayamaz.

sözler | dördüncü söz | 27
namazda ruhun ve kalbin ve aklın büyük bir rahatı vardır. hem cisme de o kadar ağır bir iş değildir. hem namaz kılanın diğer dünyevi mübah amelleri, güzel bir nyet ile ibadet hükmünü alır.


şualar | yedinci şua | 148
çok kıymettar nimetlerin makbul fiyatları, başta bismillahirrahmanirrahim ve ahirinde elhamdülillah demektir.


sözler | yirmi üçüncü söz | 293
(insan) , öyle bir kerim'e misafir olmuş ki, nihayetsiz rahmet hazinelerini ona açmış


sözler | on dördüncü söz | 151
herbir bahar, birtek çiçek gibi, gayet muntazam ve mevzun olarak zeminin yüzüne bir cemil ve celil'in eliyle takılıp koparılıyor, konup kaldırılıyor.


asa-yı musa | imani ve hakiki güzel mektuplar | 237
hadiste vardır ki, "bir tek adam seninle imana gelse, sahra dolusu kırmızı koyundan daha hayırlıdır."


şualar | on üçüncü şua | 286
kader adalet ve hikmetle iş görür.


şualar | on üçüncü şua | 286
herşeyde bir güzellik ciheti var ve rahmetin bir cilvesi var.


mektubat | yirminci mektup | 219
Allah birdir. başka şeylere müracaat edip yorulma!


şualar | on üçüncü şua | 286
merak, musibeti ikileştirir, maddi musibeti kalbde de yerleştirmek için bir kök olur.


sözler | onuncu söz | 87
asıl söz ise kur'an'ındır. zira söz odur ve söz onundur. dinleyelim:

sözler | yirmi beşinci söz | 246
ey nefis! bil ki, dünkü gün senin elinden çıktı; yarın ise, senin elinde senet yok ki, ona maliksin.


lem'alar | ikinci lem'a | 16
hayat musibetlerle, hastalıklarla tasaffi eder, kemal bulur, kuvvet bulur, terakki eder, netice verir.


sözler | yirmi beşinci söz | 364
kabre girip uyandırılmamak üzere rahat yatamazsınız.


sözler | on birinci söz | 111
her cemal ve kemal sahibi, kendi cemal ve kemalini görmek ve göstermek ister.


şualar | altıncı şua | 486
her mü'minin namazı, onun bir nev'i mi'racı hükmündedir.


sözler | yirmi üçüncü söz | 297
diyebilirsin, "benim rabb-i rahimim, dünyayı bana bir hane yaptı; ay ve güneşi o haneme bir lamba ve baharı bir deste gül ve yazı bir sofra-i nimet ve hayvanı bana hizmetkar yaptı; ve nebatatı, o hanemin zinetli levazımatı yapmıştır."


mektubat | yirmi dördüncü mektup | 291
dua bir ibadettir. abd, kendi aczini ve fakrını dua ile ilan eder.


lem'alar | yirmi beşinci lem'a | 211
Allah'ı tanımayanın, dünya dolusu bela başında vardır. Allah'ı tanıyanın dünyası nurla ve manevi sürurla doludur


lem'alar | on birinci lem'a | 59
sünnet-i seniyyeyi bilen, katiyen anlar ki, edebin envaını, cenab-ı hak, habibinde cem etmiştir. onun sünnet-i seniyyesini terk eden, edebi terk eder.


lem'alar | on birinci lem'a | 59
resul-i ekrem aleyhissalatü vesselam ferman etmiş: "rabbim bana edebi güzel bir surette ihsan etmiş, edeplendirmiş."

sözler | otuz üçüncü söz | 628
şu koca kainat sarayının bir ustası var. o usta onu bilir, görür, yapar, idare eder.


mektubat | yirmi dokuzuncu mektup | 424
madem ölüm var, kabre girilecek, bu hayat gidiyor, baki bir hayat geliyor.


lem'alar | yirmi altıncı lem'a | 224
ruhumun hanesi olan cismimin de hergün bir taşı düşmekle yıpranıyor.


kastamonu lahikası | küçük hüsrev ve feyzi'nin bir istihracıdır | 143
islamiyet noktasında bu asır, gayet ehemmiyetli ve dehşetlidir.


sözler | yirmi beşinci söz | 383
bir elmayı bir adama hakiki rızık olarak vermek, bütün yeryüzünü bütün meyvelerle dolduran o zat verebilir.


sözler | sekizinci söz | 41
fenalığı kendinden, iyiliği Allah'tan bil


mesnevi-i nuriye | habbe | 101
bu menzilden ayrıldığın gibi, bu şehirden de çıkacaksın. ve keza, bu fani dünyadan da çıkacaksın. öyleyse, aziz olarak çıkmaya çalış. vücudunu mucidine feda et. mukabilinde büyük bir fiyat alacaksın.


lem'alar | yirmi altıncı lem'a | 256
iman dahi hayata hayat ve ruh oldukça, beka bulur hem baki meyveler verir.


lem'alar | yirmi altıncı lem'a | 255
gördüm ki: ömrüm koşarak gidiyor, ahirete yakınlaşmış.


emirdağ lahikası | | 141
cenab-ı hakk'a hadsiz şükür ederim ki; beni bana beğendirmemiş, dehşetli kusurlarımı bana göstermiş.

Sayfa başına dön Aşağa gitmek
vuslatım özlemimdir
Yönetici
Yönetici
vuslatım özlemimdir


Mesaj Sayısı : 916
Kayıt tarihi : 02/04/09
Yaş : 47
Nerden : SİVAS

Risale-i Nurdan Vecizeler Empty
MesajKonu: Geri: Risale-i Nurdan Vecizeler   Risale-i Nurdan Vecizeler Icon_minitimeSalı Tem. 21, 2009 6:45 pm

emirdağ lahikası | beş türlü de dünyevi faidesi var | 169
imanı kurtarmak ve kur'an a hizmet için, mekke de olsam da buraya gelmek lazımdı. çünkü, en ziyade burada ihtiyaç var.


tarihçe-i hayat | birinci kısım: ilk hayatı | 84
islamiyet'te imandan sonra en yüksek hakikat namazdır.


mektubat | yirminci mektup | 223
ey insan! bilir misin nereye gidiyorsun ve nereye sevk olunuyorsun?


sözler | lemeat | 641
kainatı elinde tutamayan, zerreyi halkedemez.


mektubat | yirmi dokuzuncu mektup | 424
bu dünya bir misafirhanedir.


sözler | sekizinci söz | 40
ey bu yerlerin hakimi! senin bahtına düştüm. sana dehalet ediyorum ve sana hizmetkarım ve senin rızanı istiyorum ve seni arıyorum.


işaratül-icaz | ibadet ve tevhid bahsi | 142
ibadetin ruhu, ihlastır. ihlas ise, yapılan ibadetin yalnız emredildiği için yapılmasıdır.


sözler | birinci söz | 11
ben nefsimi herkesten ziyade nasihata muhtaç görüyorum


sözler | on sekizinci söz | 211
atmaca kuşu serçelere tasliti, zahiren rahmete uygun gelmez. halbuki serçe kuşunun istidadı, o taslit ile inkişaf eder.


münazarat | ifade-i meram ve uzunca bir mazeret | 51
çok iyiler var ki, iyilik zannıyla fenalık yapıyorlar.

münazarat | ifade-i meram ve uzunca bir mazeret | 49
evet, hakkı tanıyan, hakkın hatırını hiçbir hatıra feda etmez. zira, hakkın hatırı alidir; hiçbir hatıra feda edilmemek gerektir.


mektubat | yirminci mektup | 222
insanlar, ticaretlerini yapıp, vazifelerini bitirip ve hizmetlerini itmam ettikten sonra, yine onları gönderen halık-ı zülcelallerine dönecekler ve mevla-yı kerimlerine kavuşacaklar.


emirdağ lahikası | tercümesinin bir hülasası | 332
ya rabbi, ben senin isminin yardımıyla ve onun bereketiyle okuyacağım. her şey senin kudretinle ve icadınla ve tevfikinle olduğu gibi, yalnız ve yalnız senin isminle başlıyorum.


mesnev-i nuriye | hubab | 73
bir mesele hakkında ispat edenin sözü, nefyedenin sözüne müreccahtır.


sözler | on yedinci söz | 194
gel, ey hayata çok müştak ve ömre çok talip ve dünyaya çok aşık ve hadsiz emellerle ve elemlerle mübtela bedbaht nefsim! uyan, aklını başına al.


sözler | on dördüncü lem'anın ikinci makamı | 16
ey insan, aklını başına al! hiç mümkün müdür ki, bütün enva-ı mahlukatı sana müteveccihen muavenet ellerini uzattıran ve senin hacetlerine "lebbeyk!" dedirten zat-ı zülcelal seni bilmesin, tanımasın, görmesin?


mektubat | yirmi sekizinci mektup | 345
rıza-yı küfür, küfür olduğu gibi, zulme rıza da zulümdür.


lem'alar | on yedinci lem'a | 136
ne mutlu o adama ki, kendini bilip haddinden tecavüz etmez.


mektubat | yirminci mektup | 221
her şeyiniz muhafaza ediliyor. her ameliniz yazılmıştır. her hizmetiniz kaydedilmiştir.


lem'alar | on yedinci lem'a | 128
nar ağacı safi bir şarabı hazine-i rahmetten alıp meyvesine yedirir, kendisi çamurlu ve bulanık bir suya kanaat eder.

tarihçe-i hayat | birinci kısım : ilk hayatı | 120
yirmi dört saatten yalnız bir saati, beş namaz için halık teala bizden istedi;


sözler | yirmi altıncı söz | 435
kaderin her şeyi güzeldir, hayırdır. ondan gelen şer de hayırdır, çirkinlik de güzeldir.


asa-yı musa | imani ve hakiki güzel mektuplar | 237
bazan bir saat tefekkür, bir sene ibadetten daha hayırlı olur.


emirdağ lahikası | ... | 115
geçici, muvakkat sıkıntılara ve sarsıntılara ehemmiyet vermemek lazımdır.


emirdağ lahikası | ... | 115
zahiren çirkin perdeler altında, gayet güzel neticeler var.


tarihçe-i hayat | altıncı kısım : emirdağ hayatı | 431
Allah'ın sizlere ihsan ettiği ezeli lütfuna karşı secde-i şükrandan başınızı kaldırmayınız.


emirdağ lahikası | vasiyetnamemdir | 118
çalışınız, çalışınız, çalışınız! ve katiyen inanınız ki, nurun şefaati; nurun duası, nurun hizmeti sizleri kurtaracaktır.


mektubat | yirmi üçüncü mektup | 269
cenab-ı hak bir abdini severse, dünyayı ona küstürür, çirkin gösterir.


mektubat | yirmi dokuzuncu mektup | 404
ecel gizli olduğundan, herbir günde ölmek ihtimali var.


mektubat | yirmi sekizinci mektup | 350
şükür içinde safi bir iman var; halis bir tevhid bulunur.

mektubat | yirmi sekizinci mektup | 350
mübarek karınca dahi, güya hırs vasıtasıyla ayaklar altında kalmış ezilir.


emirdağ lahikası | ikramı izhar mektubunun tetimmesi | 64
baki bir hakikat, fani şahsiyetler üstüne bina edilmez. edilse, hakikate zulümdür.


barla lahikası | yirmi yedinci mektubun üçüncü kısmı ... | 133
cenab-ı hak beni de, sizi de tarik-i haktan şaşırtmasın. amin.


mektubat | yirmi sekizinci mektup | 339
hasta evvela kendine bakmalı; sonra hastalara bakabilir.


mektubat | yirmi dokuzuncu mektup | 424
bu hayat gidiyor, baki bir hayat geliyor.


emirdağ lahikası | vasiyetnamemdir | 121
hayat-ı bakıyede madem beraberiz; bir muvakkat müfarakat olsa da, sizi müteessir etmesin.


lem'alar | on üçüncü lem'a | 85
mahlukatın en mükerremi, belki en alası olan insan, eğer bozulsa, bozuk hayvandan daha ziyade bozuk olur.


lem'alar | on yedinci lem'a | 124
eğer insan olmazsa, şeytan bir hayvana inkılap eder.


tarihçe-i hayat | altıncı kısım - emirdağ hayatı | 433
"kadere iman eden, kederden emin olur" kudsi düsturunu kendine rehbet et. hevesli akılsız çocuklar gibi muvakkat, ehemmiyetsiz lezzetlerin peşinden koşma.


tarihçe-i hayat | altıncı kısım : emirdağ hayatı | 432
ey nefsim! bir dakika gülmeye bedel on saat ağlıyorsun.

emirdağ lahikası | vasiyetnamemdir | 119
başıma ne gelse, altında bir rahmet var.


emirdağ lahikası | vasiyetnamemdir | 118
ecel gizli olmasından, vasiyetname yazmak sünnettir.


tarihçe-i hayat | medine-i münevverede bulunan mühim bir alimin | 246
"alimler, peygamberlerin varisleridirler." hadisi şerif (keşfü'l-hafa, 2:174beşinci )


tarihçe-i hayat | önsöz | 12
cenab-ı hak, şu ayet-i kerimede, bakınız, mücahidlere neler vaad ediyor: meal-i şerifi: "bizim uğrumuzda mücahede edenlere mutlaka yollarımızı gösteririz. ve hiç şüphe yok ki, Allah muhsinlerle-Allah'ı görür gibi ibadet eden mücahidlerle-beraberdir."


şualar | dördüncü şua | 73
bahar dahi bir çiçektir ve cennet dahi görülmedik bir çiçektir.


muhakemat | dördüncü mukaddeme | 20
şöhret, insanın malı olmayanı da, insana mal eder.


emirdağ lahikası | | 93
"iktisad" ise, bu zamanda herkese lazımdır.


mesnevi-i nuriye | katre | 45
Allah'ın hesabına kainata bakan adam her ne müşahede ederse ilimdir. eğer gafletle esbab hesabına bakarsa, ilim zannettiği şey de cehil olur.


işaratül-icaz | küfür ve inkarın reddine dair | 229
mevt, ancak, ruhun ceset kafesinden çıkmasıyla tebdil-i mekan etmesinden ibarettir.


işaratül-icaz | nübüvvet hakkında | 176
her üren kelbin ağzına bir taş atacak olsan, dünyada taş kalmaz.

mektubat | on beşinci mektup | 60
bir sineğe mağlup olan ve bir sineğin kanadını bile icad edemeyen aciz bir insanın uluhiyet dava etmesi ne derece ahmakçasına bir maskaralık olduğu malumdur.


sözler | altıncı söz | 33
Allah hesabiyle vermeli ve almalı. ve izni ve kanunu dairesinde hareket etmeli, sükunet bulmalı. kusur etse istiğfar etmeli: "ya rab, kusurumuzu affet. bizi kendine kul kabul et. emanetini kabzetmek zamanına kadar bizi emanette emin kıl. amin!" demeli ve ona yalvarmalı.


tarihçe-i hayat | birinci kısım : ilk hayatı | 121
hakikat usandırmaz.


hutbe-i şamiye | arabi hutbe-i şamiye´nin zeyli | 83
hakiki adalet ve tesirli ceza odur ki, Allah'ın emri namıyla olsun. yoksa tesiri yüzden bire iner.


sözler | lemeat | 658
din hayatın hayatı, hem nuru, hem esası. ihya-yı din ile olur şu milletin ihyası.


sözler | sekizinci söz | 42
(kabir): mü'min için, zindandan bir bahçeye açılan bir kapıdır.


muhakemat | mukaddeme | 15
evet, herşeyi maddiyatta arayanların akılları gözlerindedir. göz ise, ma'neviyatı göremez.


lem'alar | on altıncı lem'a | 107
bu zamanda ehl-i islamın en mühim tehlikesi, fen ve felsefeden gelen bir dalaletle kalblerin bozulması ve imanın zedelenmesidir.


lem'alar | otuzuncu lem'a | 324
şükür ve muhabbet ve hamd ve ibadet ise, hayatın meyvesi olduğu gibi, kainatın gayesidir.


sözler | on sekizinci söz | 209
senin vazifen fahr değil, şükürdür. sana layık olan şöhret değil, tevazudur, hacalettir. senin hakkın medih değil istiğfardır, nedamettir. senin kemalin hodbinlik değil, hudabinliktedir.

mesnevi-i nuriye | zerre | 153
şu kısa, fani ömrünü fani şeylere sarf etme ki, fani olmasın. baki şeylere sarf et ki, baki kalsın


lem'alar | ikinci lem'a | 16
(insan) eğer sabretse, musibetin mükafatını düşünse, şükretse, o vakit herbir saati bir gün ibadet hükmüne geçer. kısacık ömrü uzun bir ömür olur.


sözler | on dokuzuncu söz | 215
necisin? nereden geliyorsun? nereye gidiyorsun?


işaratül-icaz | kur´an´ın dört temel unsuru | 18
sultan-ı ezeli, bütün mevcudatı içinde biz insanları seçmiş ve emanet-i kübrayı bize vermiştir.


mesnevi-i nuriye | habbe | 111
Allah maliktir; sendeki mülkünü senin için saklamak üzere alıyor.


mesnevi-i nuriye | şemme | 165
başla yapılan secde Allah için olursa ibadettir, gayrısı için dalalettir.


lem'alar | otuzuncu lem'a | 301
kötü hasletler, batıl itikadlar, günahlar, bid'alar, manevi kirlerden olduklarını unutmamalıyız.


mesnevi-i nuriye | habbe | 100
haşir meydanı da bir harmandır; kainatın başak ve semeresi olan beni ademi intizar etmektedir.


sözler | otuz üçüncü söz | 628
ey kendini insan bilen insan! kendini oku. yoksa, hayvan ve camid hükmünde insan olmak ihtimali var.


mesnevi-i nuriye | on dördüncü reşha | 194
zikir ve duadan maksat sevaptır ve merhamet-i ilahiyeyi celb etmektir.

Sayfa başına dön Aşağa gitmek
vuslatım özlemimdir
Yönetici
Yönetici
vuslatım özlemimdir


Mesaj Sayısı : 916
Kayıt tarihi : 02/04/09
Yaş : 47
Nerden : SİVAS

Risale-i Nurdan Vecizeler Empty
MesajKonu: Geri: Risale-i Nurdan Vecizeler   Risale-i Nurdan Vecizeler Icon_minitimeSalı Tem. 21, 2009 6:48 pm

sözler | fihrist | 705
ilimlerin esası, ilimlerin şahı ve padişahı iman ilmidir.


mektubat | yirmi üçüncü mektup | 270
dua edileceği vakit, istiğfar ile manevi temizlenmeli; sonra, makbul bir dua olan salavat-ı şerifeyi şefaatçi gibi zikretmeli ve ahirde yine salavat getirmeli. çünkü, iki makbul duanın ortasında bir dua makbul olur.


şualar | on birinci şua | 221
el-aman, el-aman! bizi azap ateşinden ve cehennemden halas et, kurtar ve bize necat ver.


menevi-i nuriye | habbe | 108
kur'an kalblere kuvvet ve gıdadır, ruhlara şifadır. gıdanın tekrarı, kuvveti arttırır.


sözler | on dördüncü söz | 159
bir bela, bir musibetten çekininiz ki, geldiği vakit yalnız zalimlere mahsus kalmayıp masumları da yakar.


sözler | yirmi beşinci söz | 426
kimin için Allah var, ona herşey var; ve kimin için yoksa, herşey ona yoktur, hiçtir.


sözler | otuz ikinci söz | 593
hakikat ise; hak söyler, doğru konuşur.


mektubat | yirmi sekizinci mektup | 348
halık-ı rahman'ın ibadından istediği en mühim iş, şükürdür.


kastamonu lahikası | birden ihtar edilen bir mesele | 52
imanı kurtarmak ve kuvvetlendirmek ve tahkiki yapmanın en kısa ve en kolay yolu risale-i nur'dadır.


şualar | on üçüncü şua | 299
bu davadan vazgeçilmez.

kastamonu lahikası | aziz sıddık kardeşlerim | 21
böyle bir zamanda en lüzumlu, en ehemmiyetli, en birinci vazife imanı kurtarmaktır.


emirdağ lahikası | ..bir risale-i nur talebesinin.. | 32
nimet ve rahmet-i ilahiyenin fiyatı, şükürdür.


kastamonu lahikası | aziz sıddık kardeşlerim | 8
bu zaman cemaat zamanıdır.


mektubat | yirmi dokuzuncu mektup | 412
insanda en tehlikeli damar enaniyettir. ve en zaif damarı da odur.


hutbe-i şamiye | ..zeylinin kısa bir tercümesi | 83
saadet-i beşeriye dünyada adalet ile olabilir. adalet ise doğrudan doğruya kur'anın gösterdiği yol ile olabilir.


kastamonu lahikası | kastamonu´daki kardeşlerime hitaben.. | 89
bilerek kendi zararına fiilen rıza göstermek cihetinde, zarara razı olana şefkat edilmez.


lem'alar | üçüncü lem'a | 23
Allah için çalışınız. lillah, livechillah, lieclillah rızası dairesinde hareket ediniz. o vakit sizin ömrünüzün dakikaları, seneler hükmüne geçer.


kastamonu lahikası | birden ihtar edilen bir mesele | 85
cenab-ı hak, bize, nur ve nurani vazifeyi vermiş.


şualar | on dördüncü şua | 418
üç günden fazla bir mü'min, diğer bir mü'mine küsmemek islamiyet emrediyor.


mesnevi-i nuriye | zeylü´l hubab | 96
kadere teslim ol ki, selamette kalasın.

divan-ı harb-i örfi | yarı cinayet | 43
hakkın hatırı alidir; hiçbir hatıra feda edilmez.


münazarat | ifade-i meram ve uzunca bir mazeret | 13
hasenatı seyyiatına, sevabı hatasına tereccüh edenler, mağfiret ve affa müstehaktırlar.


mektubat | yirmi sekizinci mektup | 334
tesadüf yok, hadisat başıboş gelmiyor, intizamsız değillerdir.


mesnevi-i nuriye | katre | 58
senin hanen hükmünde bulunan cesedin bile emanettir.


mektubat | yirmi sekizinci mektup | 337
küre-i arz bir mahluktur, cenab-ı hakk'ı tesbih ediyor.


sözler | ikinci söz | 23
iman, bir manevi tuba-i cennet çekirdeğini taşıyor.


sözler | yirmi beşinci söz | 380
bu latif kıymetdar göz ve kulağı verecek ancak rabbinizdir.'


mesnevi-i nuriye | habbe | 111
ebedi ömrün önündedir. o ömr-ü bakide göreceğin rahat ve lezzet, ancak bu fani ömürde sa'y ve çalışmalarına bağlıdır.


sözler | yirmi dokuzuncu söz | 492
evet, dünya, öldükten sonra ahiret olarak diriltilecektir.


şualar | ikinci şua | 29
evet bir kavun çekirdeğini halk eden zat, bilbedahe kavunu halk edendir; ondan başkası olamaz.

sözler | otuz ikinci söz | 591
ibadette gençlik kuvvetini sarf etmenin neticesi, dar-ı saadette ebedi bir gençliktir.


sözler | otuz ikinci söz | 562
insanlar öldükten sonra, ruhları başka makamlara gider. cesedleri çürüyor, fakat insanın cesedinden, bir çekirdek, bir tohum hükmünde olacak acbü'z-zeneb tabir edilen küçük bir cüz'ü baki kalıp, cenab-ı hak, onun üstünde cesed-i insaniyi haşirde halk eder, onun ruhunu ona gönderir.


sözler | otuz ikinci söz | 562
(insanın) muhakemesi için dünya kapısı kapanıp, ahiret kapısı açılır.


mektubat | yirmi dokuzuncu mektup | 418
dünyamızı, dinimiz uğrunda ve ahiretimize her vakit feda etmeye hazırız.


mektubat | yirmi dokuzuncu mektup | 410
eyvah! hem gençlik gitti, hem ömür gitti, hem müflis olarak kabre gidiyorum; keşke aklımı başıma alsaydım.


sözler | on üçüncü söz | 137
dünyevi bir lezzette çok elemler var. bir üzüm tanesini yedirir, on tokat vurur gibi, hayatın lezzetini kaçırır.


lem'alar | yirmi altıncı lem'a | 248
her sabah bir melaike çağırıyor: "ölmek için tevellüd edip dünyaya gelirsiniz; harap olmak için binalar yapıyorsunuz" diyor.


sözler | yirmi dokuzuncu söz | 484
cehennem ağzını açmış, bekliyor; cennet ise ağuş-u nazdaranesini açmış, gözlüyor.


sözler | otuz ikinci söz | 591
dünyadaki her lezzetli şeyin en a'lası cennet'te bulunur.


mektubat | yirminci mektup | 222
senin küçük bahçeni halk ettiği gibi, cennet'i dahi senin için halk edebilir ve halk etmiş.

mektubat | on yedinci mektup | 80
madem dünya bir misafirhanedir; vefat eden çocuk nereye gitmişse, siz de biz de oraya gideceğiz.


mektubat | on altıncı mektup | 73
dünyevi dostlar ve rütbeler, kabir kapısına kadardır.


mektubat | on altıncı mektup | 65
ben ihtiyar oluyorum; bundan sonra kaç sene yaşayacağımı bilmiyorum. öyleyse bana en mühim iş, hayat-ı ebediyeye çalışmak lazım geliyor.


lem'alar | on birinci lem'a | 57
de ki: cenab-ı hak bana kafidir. madem o var, herşey var.


emirdağ lahikası | bu sıkıntılı zamanda... | 177
büyük günahları serbest işleyip istiğfar etmemek ve aldırmamak, o imandan hissesi olmadığına delildir.


mesnevi-i nuriye | katre | 69
yahu, bu sineğe bak. gayet küçücük zarif elleriyle kanatlarını, gözlerini siler süpürür. her işini görür. sen de laakal onun kadar vücuduna hizmet etmelisin


emirdağ lahikası | bu sıkıntılı zamanda... | 177
inkar etmemek başkadır, iman etmek bütün bütün başkadır.


lem'alar | otuzuncu lem'a | 298
bu kainat ve küre-i arz, daim işler ve büyük bir fabrika ve her vakit dolar boşalır bir han, bir misafirhanedir.


mektubat | yirmi üçüncü mektup | 272
en hayırlı genç odur ki, ihtiyar gibi ölümü düşünüp ahiretine çalışarak, gençlik hevesatına esir olmayıp gaflette boğulmayandır.


mektubat | yirmi üçüncü mektup | 273
ölümü düşünen, hubb-u dünyadan kurtulur ve ahiretine ciddi çalışır.

işaratül-icaz | kıyamet ve ahirete iman | 197
insan, ebed için yaratılmıştır. onun hakiki lezzetleri, ancak marifetullah, muhabbetullah, ilim gibi umur-u ebediyededir.


lem'alar | yirmi altıncı lem´a | 234
(dünya), gelen geçenlerin alış-verişi için yol üstünde kurulmuş bir pazardır.


mektubat | yirmi üçüncü mektup | 273
kendini beğenen belayı bulur, zahmete düşer; kendini beğenmeyen safayı bulur, rahmete gider.


şualar | ikinci şua | 14
'resul-i ekrem aleyhissalatü vesselam ferman etmiş: 'ben ve benden evvel gelen peygamberlerin en ziyade faziletli ve kıymetli sözleri, 'la ilahe illAllah' kelamıdır.'


emirdağ lahikası | küçük bir haşiye | 206
(toprak) , hadsiz bir rahmetin perdesidir ve içine giren hiçbir şey başı boş kalmıyor.


mektubat | hakikat çekirdekleri | 457
güzel gören, güzel düşünür. güzel düşünen, hayatından lezzet alır.


lem'alar | on birinci lem'a | 62
Allah'a (celle celaluhu) imanınız varsa, elbette Allah'ı seveceksiniz. madem Allah'ı seversiniz; Allah'ın sevdiği tarzı yapacaksınız.


sözler | on üçüncü söz | 134
hayatın lezzetini ve zevkini isterseniz, hayatınızı iman ile hayatlandırınız ve feraizle zinetlendiriniz ve günahlardan çekinmekle muhafaza ediniz.


lem'alar | yirmi beşinci lem'a | 220
madem o (Allah) var, sana bakar, sana herşey var.


sözler | yirmi dördüncü söz | 321
ey insan! insan isen, şu güzel işlere tabiatı, tesadüfü, abesiyeti, dal karıştırma; çirkin etme, çirkin yapma, çirkin olma.

muhakemat | altıncı mukaddeme | 24
umuma el atmak, umumu terk etmek demektir.


şualar | on beşinci şua | 524
(Allah'ın) emir ve iradesi olmazsa hiçbir şey hatta hiçbir zerre hareket edemez.


lem'alar | yirmi beşinci lem'a | 217
bir gözün yoksa, iki gözü de olmayan a'malara bak! Allah'a şükret.


sözler | on yedinci söz | 199
beni dünyaya çağırma, ona geldim fena gördüm.


sözler | on yedinci söz | 186
kabir ise, zulümatlı bir kuyu ağzı değil; nuraniyetli alemlerin kapısıdır.


mesnev-i nuriye | zeylü´l hubab | 96
imana gel ki, elemden emin olasın.


sözler | otuz ikinci söz | 581
elemler ise sevab cihetiyle manevi lezzet yetiştiriyor.


sözler | onuncu söz | 55
ey bizi nimetleriyle perverde eden sultanımız! bize gösterdiğin numunelerin ve gölgelerin asıllarını, membalarını göster; ve bizi makarr-ı saltanatına celb et. bizi bu çöllerde mahvettirme; bizi huzuruna al, bize merhamet et. burada bize tattırdığın leziz nimetlerini orada yedir. bizi zeval ve teb'id ile tazib etme. sana müştak ve müteşekkir şu muti raiyyetini başıboş bırakıp idam etme


mesnev-i nuriye | katre | 44
acz ve fakrımı vesile yaparak rabbime iltica ettim.


lem'alar | yirmi sekizinci lem'a | 273
yakında gelecek şeylerin gelmiş gibi görülmesi bir derece hakikattır.

sözler | on yedinci söz | 193
eyvah! aldandık. şu hayat-ı dünyeviyeyi sabit zannettik. o zan sebebiyle bütün bütün zayi' ettik.


işaratül-icaz | besmele ve fatiha surelerinin tefsiri | 32
kur'anın bir kısmı, bir kısmını tefsir eder.


mesnev-i nuriye | lasiyyemalar | 40
kudret-i ezeliyeye nisbetle, ölümden sonra haşrin gelmesi, güzden sonra baharın gelmesi gibidir


sözler | yirmi birinci söz | 246
bil ki: her yeni gün, sana hem herkese, bir yeni alemin kapısıdır.


sözler | yirmi birinci söz | 244
geçmiş günlerin zahmeti, bugün rahmete kalbolmuş; elemi gitmiş, lezzeti kalmış.


sözler | yirmi birinci söz | 243
nefsini ıslah etmeyen, başkasını ıslah edemez.öyle ise nefsimden başlarım.


lem'alar | yirmi altıncı lem'a | 241
Allah'tan başka bütün çağırdığınız ve ibadet ettiğiniz şeyler toplansalar, bir sineği halkedemezler.'


mesnev-i nuriye | habbe | 109
kur'an hem zikirdir, hem fikirdir, hem hikmettir, hem ilimdir, hem hakikattir, hem şeriattır, hem sadırlara şifa, mü'minlere hüda ve rahmettir.


mektubat | yirmi dördüncü mektup | 279
madem cenab-ı hak var; herşey var. madem cenab-ı vacibü'l-vücuda intisap var; herşey için bütün eşya var.


lem'alar | yirmi beşinci lem'a | 211
Allahı tanımayanın dünya dolusu bela başında vardır.

Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Risale-i Nurdan Vecizeler
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
İlim Dünyamıza Hoşgeldiniz.. ßiร๓illคђiггคђ๓คภiггคђi๓ ..νυѕℓαтıм özℓємiм∂iя.. :: ♥✿•*¨`*•✿♥ ♥✿•*¨`*•✿♥...::::iSLAM::::....♥✿•*¨`*•✿♥ ♥✿•*¨`*•✿♥. :: RiSคlE-i NยR-
Buraya geçin: