İlim Dünyamıza Hoşgeldiniz.. ßiร๓illคђiггคђ๓คภiггคђi๓ ..νυѕℓαтıм özℓємiм∂iя..
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

İlim Dünyamıza Hoşgeldiniz.. ßiร๓illคђiггคђ๓คภiггคђi๓ ..νυѕℓαтıм özℓємiм∂iя..

KaRdEsLiGiN DaIm oLdUgU, sEvGiLeRiN BiRlEsTiĞi, DoStLuKlArIn bItMeDiGi AiLe fOrUmUmUzDa iYi vAkIt gEçIrMeNiZ UmUdUyLa eFeNdIm eDePlE GeLeN HüRmEtLe gIdEr.
 
AnasayfaKapıLatest imagesAramaKayıt OlGiriş yap

 

 Yağmur bereketi

Aşağa gitmek 
2 posters
YazarMesaj
dreamliner47
Süper Mod
Süper Mod
dreamliner47


Mesaj Sayısı : 101
Kayıt tarihi : 04/04/09
Yaş : 34
Nerden : İSATANBUL

Yağmur bereketi Empty
MesajKonu: Yağmur bereketi   Yağmur bereketi Icon_minitimeC.tesi Tem. 11, 2009 6:56 pm

Yağmur, diğer ismiyle "bereket" hep yukarıdan aşağı doğru yağar. Tane tane
ve belirli aralıklarda, belirli boyutlarda. Kimi zaman ismi "yağmur" olur
çisil çisil yağar yaz yağmuru gibi, kimi zaman da "dolu" olarak yağar iri
iri, sert, tıpkı misket gibi. Kışın, üşüyen damlalar kristalleşir ve buzdan
kar tanelerine dönüşür de yağar lapa lapa. Ama hep yukarıdan aşağıya, tevazu
ile. Hiç itirazsız toprağa karışır, tohumları bulur ve besler. Gün gelir bu
tohumlar toprağı yarıp yeryüzüne çıkar, yeşerir. Onlar da tevazuundan
başlarını yere eğer, rahmet yine yukarıdan aşağı tecelli eder.

Suyun subuharı halinde yükselip, soğuk havayla karşılaşması sonucu nem yüklü
tanecikler içeren bulutlar oluşur. Doyma noktasına ulaşan bulutlardan ise
yağmur yağar. İşte bir âlim de önce - bilgiyle - yükselir, yükselir sonra
soğuk havayla - imtihanlarla, sıkıntılarla - karşılaşır. İlme yeterince
doyan, hemhâl olan âlim başlar yağmur gibi yağmaya, yukarıdan aşağıya ilim
yağdırmaya. Mevlâna'nın dediğince : "Bulutlar ağlamasa yeşillikler nasıl
güler?"

Yağmur nasıl ki gökten yere iner ve toprağı besler, âlimlerimiz de su gibi
önce bilgiyle yükselip sonra rahmet gibi aşağıdaki biz topraklara -
topraktan yaratılmışlara - bilgi yağdırır ve bizi - bire bin veren başaklar
gibi - bilgilendirirler. Toprak için yağmur ne ise cahil için de âlim odur.
Toprak bir seviyeden sonra suya doyar ama mü'min ilme asla doymaz. O
yüzdendir ki Efendimiz (a.s.m.) : "İlim mü'minin yitik malıdır, onu nerede
bulursa alır." buyuruyor.

Yağmuru seyretmek, toprakla bir araya geldiğinde etrafa yayılan kokuyu
içimize çekmek ne kadar güzelse, ilim öğrenmek de bir o kadar
güzeldir...değil mi ki sonsuz İlim Sahibi'nden gelir...

Allah (c.c.) cümlemizi, bağrında yeşermeye namzet iman tohumu bulunan
"toprak"lardan eylesin. Amin SENAİ DEMİRCİ
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
vuslatım özlemimdir
Yönetici
Yönetici
vuslatım özlemimdir


Mesaj Sayısı : 916
Kayıt tarihi : 02/04/09
Yaş : 47
Nerden : SİVAS

Yağmur bereketi Empty
MesajKonu: İnsan Yağmur Gibi Olmalı   Yağmur bereketi Icon_minitimeC.tesi Tem. 11, 2009 9:38 pm

Yağmur bereketi 32297764
çok güzel bir paylaşımdı kardeşim Allah razı olsun bende hoşuma giden bi yazı dilimini paylaşmak istedim
****************************************
İNSAN, YAĞMUR GİBİ OLMALI

Ne güzeldir ki, biz eskilerde yağmura “rahmet” derdik.
Yağmur yağarken rahmet yağıyor derdi dedelerimiz.
Diyeceğim o ki, yağmur rahmetin cisimleşmiş hali gibidir;
rahmet heykeli gibidir her damla…
Bir düşün, rahmetin heykelini yapmaya kalksaydık
nasıl bir şey yapardık…
Öyle bronzdan yahut taştan olmamalı o heykel;
çünkü bronz da taş da meydan okur gibi durur insana..
“Hadi oradan!” dercesine tepeden bakar sana..
Yanaştırmaz kendine..

Ama rahmet öyle değil..
İçindedir o; içinin de içinde..
Sırılsıklam sarmış seni…
Kanında, terinde, gözünde, yüzünde…
Yağmura bir bak;
kıpır kıpır, şıpıl şıpıl yanında yörende..
Gönlünce şekiller alır her damla..
Rahmet de işte öyle sokulgandır;
sessizce süzülür teninden içeri,
adeta parmak uçlarına basarak girer
yüreğinin odacıklarına..

Sonra, rahmetin heykeli öylece hareketsiz
duruyor da olmamalı.
Hiç kıpırtısız duran bir şey küskün gibidir;
vurdumduymazdır, seninle ilgilenmez,
umurunda değil gibisindir.
Ama rahmet öyle değildir…
Rahmet sana doğru koşar;
sen gelince kıpırdar, yakınlığını önemser.
Üstelik sen dursan da o sana akar,
eline yüzüne sarılır, seni okşar…
Bak; yağmur öyle değil mi…
Rahmet de öyledir işte,
gözüne yaş olacak kadar sırdaş,
kanında dolaşacak kadar kıvrak, hamarat..

Hem sonra, rahmetin heykeli şeffaf olmalı…
Ardını göstermeli sana..
Kendini saklamamalı senden.
Kabuğu, boyası, foyası, kılıfı, kabı, kapağı,
kapısı, duvarı, kozası olmamalı..
İçyüzü de dışyüzü de bir olmalı..
Kimseye sırtını dönmemeli.
Olduğu gibi görünmeli, göründüğü gibi olmalı..
Rahmet de öyle işte..
İnce ve içten davranır sana.
Gizli saklısı yoktur.
Aranızdan su sızmaz….
Kabı yok ve senin için her kaba girmeye razı…
Rengi yok ama her rengi giyinmeye razı.
Tadı yok ama senin için her tada sızmaya razı..
Şekli yok ama her şekle girmeye razı..

Rahmetin heykelini öyle şehir meydanlarına
dikmek de doğru olmaz…
O zaman ayrıcalıklı görünür rahmet.
Erişilmezmiş gibi, şefkatsizmiş gibi durur.
O “heykel” her köşeden görünmeli,
her sokağa girmeli,
isteyen herkesin penceresinin önüne gelmeli..
Öyle değil mi ya yağmur Rahmet de öyle işte.
Hiç beklemediğin anda geliverir başına..
Başına gelenlerin en güzelidir..
Herkesi eşitçe kucaklar, kimseyi kimseden ayırmaz.
Fakiri de ıslatır, zengini de..
Yetimi de öksüzü de sevindirir.
Her sokağa taşar, her çatıya iner…

Sonra rahmetin heykeli eskimemeli ve dahi bıktırmamalı.
Öyle kendi kaidesi üzerinde hep aynı yönde,
aynı yükseklikten, aynı eda ile gösteriyor olmamalı yüzünü. Rahmetin heykeli, her daim taze olmalı,
her gün yeniden, yeni baştan akmalı,
yeni heyecanlarla kıvranmalı,
yeni yüzlerle bakmalı, yüzlere yenice bakmalı,
gözlere tazece dokunmalı.
Yağmur da böyledir işte..
Hep yenidir; yeni baştan yağar.
Her yağmur ilk defa yağıyordur;tekrarı yoktur.
Her damla ilk kez toprağa değer.
Hep ilk heyecanla gül yüzlere iner.
Her dem taze bir şevkle gül yüzlerine dokunur.

İnsan yağmur gibi olmalı bence,
herkesi ıslatabilmeli..
Rahmeti kuşanıp herkese her şeye merhamet etmeli..
İnsan sözünü yağmur gibi yumuşakça indirmeli kulaklara;
kırıp dökmemeli, damla damla söylemeli,
ince ince sevmeli…
Şefkatli olup kimseyi küçümsememeli,
hor görmemeli, kimsenin dalını kırmamalı..

İnsan yağmur gibi, bir görünmeli bir saklanmalı…
Öyle ince olmalı ki, ihtiyaç duyan onu dizi dibinde bulmalı,
ihtiyaç bittiğinde hiç şikayetsiz ortalıktan kaybolmalı..

Yağmur göklerden yere serinliktir;
Yağmur yukarıdan aşağıya minnetsiz iniştir.
Yağmura “rahmet” diyenlere yağmur damlaları
sayısınca rahmet okumalı..

Dr. Senai DEMİRCİ
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Yağmur bereketi
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
İlim Dünyamıza Hoşgeldiniz.. ßiร๓illคђiггคђ๓คภiггคђi๓ ..νυѕℓαтıм özℓємiм∂iя.. :: ♥✿•*¨`*•✿♥ ♥✿•*¨`*•✿♥...::::iSLAM::::....♥✿•*¨`*•✿♥ ♥✿•*¨`*•✿♥. :: รєг๒єรt кüгรü รöz รเz๔є-
Buraya geçin: