!!son söz''sözün bittiği yer!!

bu konuyu okurken BURAYA TIKLAYINIZ hem dinleyiniz hemde okuyunuz mübarek...

'Ama biz tenhalaşmıyoruz ki ' dedi genç kız gözlerini yere indirirken....





Biz sadece sohbet ediyoruz..... Konuşuyoruz güncel mevzulardan, yazıdan ve kelimeden, gidişattan... zaman zaman havadan ve sudan… bazen derinlemesine, bazen öylesine… ama saatlerce....

Tenhalaşmıyoruz dedi genç kız ısrarla...





Oysa neydi tenhalaşmak; kötü karakteri şeytan olan üç kişilik bir film seti… Ya da iki kişinin şeytana yol haritası çizdiği bir yarışın en önde seyreden otomobili…




Bir yalnızın iki olabilmek adına nefsinde verdiği "kalbim temiz" brifingleri. .. kimine göre bir kapıyı kapatmak kadar basit bir eylem... kimine göre tüm kapalı kapıların üstüne kilitlendiği yarı karanlık bir sofa...



Bazen bir kadın ve bir erkeğin diğer tüm beşerin soluk alıp vermesi kadar çok bahaneyi “doğru düşünce ve prensip” duvarlarına vurması, çarpması, kırması ama yok edememesi…



Bazen de “biz iki olgun insanız, biliriz kendimizi” diyerek çiftlerin dağların zirvesinde, ya da ormanın gölgesinde, yahut ırmağın akışında, tenha adına en tenha neresi varsa orada bile tenhalaşamaması…yani yok edememesi o kesin hadis-i şerifi… sorumluluğunu buharlaştıramaması… o sorumluluk ki kadın ve erkeği saçından yada eteğinden kavrayıp kalabalıkların içine çekmeye muktedirdir…



Ama biz tenhalaşmıyoruz dedi kız üstüne basa basa…





Oysa ona göre sadece bir odada yalnız bırakılmışlık haliydi tenhalaşmak… bir bay-bir bayan; masa, koltuk ve sehpa, duvar, halı ve pencere…vs… oysa yaşanan neydi; bir bay-bir bayan; ekran, kablo ve teller, kodlar, 01 ler, adresler…vs…



Bu açıdan bakmayı sevmedi genç kız “seslerimizi duymuyoruz mesela” dedi … oysa ses, havanın ses tellerini titretmesi ve dilin beyinden aldığı emirle o çıkan tınılara hükmetmesi demekti; ya dilim elime inip, parmaklarıma yürürse... mesela tuşların her biri ses teli hükmüne geçip, parmaklar dil gibi ona hükmediyorsa… öyle ya dile hükmeden akıl, parmağı başıboş bırakmaz değil mi?



Ama bakışlar yok dedi kız... gözler, anlamın ruhtan süzülerek ışıldadığı tek yerdir dedi... "kaş ve göz yok!"dedi … oysa bakış; bir anlık iletinin yanıp sönen sarı lambasından sadece birkaç “an” daha fazla yaklaştırır günaha… camların önünde sevdiğinin bir bakışını yakalamak isteyen insanın duyduğu iştiyakın belki yüzde kaçını, muhabbet ve ünsiyet kurduğu bir kişinin “oturum açıldı” panosunu görünce de hissedebilir insan dediğin… söz bakıştan daha tehlikelidir bazen... aşık olduğu kişinin gözlerine yanıp yakılan bir insan iş muhabbete gelince dumura uğrar bazen.. yine ve daha fazla sözleri kalbi güneş gibi saran bir insanın gözlerini görmez olur aşık…yani söz o bedenin gözü, saçı, eli, ayağı oluveririr…



Ama harama giden bir ayak, harama uzanan bir el yok ki dedi kız; oysa bazen tüm küçük adımları koca bir adıma sığdırıp tek adımda bulaşırız günaha… ve elin tek bir hareketi ve bazen masum bir “tık” sesi ; bazen o kadar da masum ve yalın olmayabilir… illa günah sıcak ve akıcı mıdır…seni alıkoyan her günah ister millerce uzağında olsun, ister ışık hızı yakınında olsun senin ceza sebebindir…


Bir başka mütedeyyin bey ben eşimi aldatmam ki dedi özelindeki 12. bayanla konuşurken… biz nitelikli sohbet ediyoruz... sözüm ona beyin fırtınaları estirmektedirler… içeride yan odada çocuklarına laf anlatmaya çalışan hanımsa kendisine ne zaman sıra gelecek diye bekler durur… beklesin bey irşad etmektedir, cihad yazıları yazmaktadır…



Normal yaşantısında tek bir beyle bile kişisel muhabbete girmeyen dindar bayanların adres defterinde onlarca bey ve bilgisayar başında geçen onlarca saat… “kendin”leştirirsin yazıyı ve imgeleri.. komiksindir… cazipsindir… denksindir.. ama çoğu kez Allah’a yalan söylersin… ben sadece din adına yazıyorum, öğrenip-öğretiyorum dersin… "kardeş" dersin ama bunun şimdilik olduğunu bilirsin…



Velhasıl; insan gittiği her yeri kendileştirir… sanalı da, hayali de… içindeki isyankar yanına bir rumuz takar, isyan eder sinirlendiği konu başlıklarına… içindeki saldırgan yanına bir isim takar sevmediği şahıslara saldırır… kalbine hapsettiği aşık yanına bir isim takar ve site site maşukunu arar… bazen gününde değildir mütevazı takılır… ama asla ve asla kendi ismini kullanmaz.. kendi ismi mütevazi olamayacak kadar dik, saldırgan olamayacak kadar asildir…



Aman canım sanal ortamdayız dedi kız son koz olarak… unutmayalım ki; tüm yaratılmışların ve tüm buudların, bildiğimiz-bilmediğimiz tüm alemlerin ve dahi sanal alemin ilahı yine Allah (CC) tır. Ve şeytan kendini götürdüğün her yerde ya eline ya parmağına musallat olmaya devam edecektir…



Ve son söz kendimedir.
Umarım(........ ........)sen eriyip tükenmezden evvel sahip olduğun tüm plastikler eriyip kaybolur... ve sen bulduğun tek kömür parçasıyla ağaç kabuklarına yazı yazmaya mahkum edilirsin….



vesselamüaleyküm

Gerçekleri çok güzel bir dille yansıtan bi anlatımdı o kadar güzel ele almışki günümüz insanının içler acısı durumunu renkli bir çerçeve içerisini kendini hapsetmiş durumunu boş yaşantısını paylaştığınız için teşekkürler muhterem kardeşim dinimiz okadar inceliklerle dolu okadar güzel bir islam dini ki rabbime şükürler olsun ki elhamdürillah müslüman olarak dünyaya gelmişiz yaratılmışız bizler nekadar şükretsek azdır bu bile en önemli şükür sebebimizdir bizimde bu müslümanlığa yakışır bi şekilde hareket etmemiz layığını vermemiz gerekir şu ahir zamanda fakat bi çoğumuz bunun gereğini yapamıyoruz dini hissederek yaşayamıyoruz kimimiz kulakdan dolma bilgileriyle kimimiz okuyup hakkını vererek kimimiz bu dünya ve diğer dünya arasında kalarak ne bu dünyanın tadını çıkarabiliyoruz nede tam olarak öbür dünyaya sermaye biriktirebiliyoruz rabbim ıslah etsin inşallah kötü alışkanlıklarımızıda huylarımızıda alsın yerine iyi ahlak iyi huy nasip etsin ahlaklı erdemli dinini dosdoğru yaşayan salih ameli güzel düzgün kullarından ihsan eylesin her şeyin hesabı var yüce yaradanın da hesabı var rabbim harama giden her yoldan herşeyden korusun hesabını veremiyeceğimiz günahlar işlemekten de cümle din kardeşimide alıkoysun doğru yoldan ayırmasın inş AMİNNN
-------------------------------------------------------------
NAMAZ KILMAKTAN AYAKLARI ŞİŞEN BİR PEYGAMBERİN UYUMAKTAN GÖZLERİ ŞİŞMİŞ ÜMMETLERİYİZ
--------------------------------------------------------------
Abdurrahman Önül sesinide yorumunuda çok beğendiğim kardeşlerimden biri çok da güzel bi konuyu ele almış ve çokda güzel seslendirmiş yüreğine sağlık sizdende Allah razı olsun paylaştığınız için
------------------------------------------------------------
Ey Müslüman!
Duydun mu bir kardeşin daha ölmüş Müslüman!
Johnyler öldürmüş onu.
Sen neredesin Müslüman?
Nerede genç Osmanlar, genç Fatmalar?
Johnyler kapına dayanıp, bacına tecavüz edip anneni babanı öldürünce mi uyanacaksın ey genç Osman?
Duydun mu gâvur rahatsız oluyormuş ezandan,
Onun için Antalya da sabah, yatsı ezanları dinmiş ey Müslüman!
Bir zamanlar halife;
Berlin de atlarımın ayak seslerini duyarsın dedi, gâvur korktu ey Müslüman!
Kâfir genç Osman dan Fatma dan korkardı ey Müslüman!
Şimdi Johnyler her yerde bacını kardeşini öldürüyor ey Müslüman!
Gâvurlar tek parça oldu Müslümanları parçaladılar,
Ey genç Osman ey Fatma uyan!
Mizanı, kitabı, hesap gününü unuttun mu ey Müslüman?
Sen, genç Osman bilgisayar başında namazını geçirdin,
Annen batı kadınlarına özendi,
Bacının, kardeşlerinin kulaklarını şarkılar tıkadı,
Baban karı-kız peşinde,
Ey Müslüman ALLAH ın da hesabı var,
Ey genç Osman, ey Fatma, ey Müslüman uyan!
ALLAH ın hesap günü var uyan Müslüman!
İslam devleti yıkıldıktan sonra Türkiye de bacının biri dünya güzeli seçildi,
Kafir topluluğu Müslümanlar artık komada diye üzerinde içtiler,
Peygamberine dil uzatıp karikatürünü çizdiler,
Sen hala uyanmadın ey Müslüman!
Dünya aşkına mı daldın?
Ümmeti, Peygamberi unuttun ey genç Osman ey Fatma ey Müslüman!
Dinine saldırıyor Johnyler,
Uyanman için daha kaç darbe vurmasını bekliyorsun Johnylerin?
Afgan daki, Irak taki, Filistin deki saldırıları yetmedi mi uyanman için?
UYAN MÜSLÜMAN UYAN!
__________________

Insan kendi icindeki guzellikleri, tutupta disarda ararsa, KENDiNi KAYBEDER...
-------------------------------------------------------------
Uyan Müslüman !!


Tüm dünyada zalimler ezerken müslümanı

Benim yüreğim kan ağlar içimde fırtınalar

Özgürlük adınaymış yapılan bu zulümler

Uyan müslüman uyan

Uyan da özüne dayan

Hortladı firavunlar hortladı nemrutlar

Allahtan korkmayan kullar

Allahında hesabı var

Flistinde ölürken benim kardeşim Ahmet

Irakta vurulurken benim kardeşim Ayşe

Dünya durmuş izliyor insanlık ayıbını

Uyan müslüman uyan

Uyan da özüne dayan

Hortladı firavunlar hortladı nemrutlar

Allahtan korkmayan kullar

Allahın da hesabı var..

İkinizin de ellerine sağlık... Çok güzel paylaşımlarda bulunmuşsunuz....Özellikle sanal alemdeki dostluklardan sohbetlerden bunların insan arası ilişkileri kısıtlamasından bahsedilen ilk yazı,ayrıca gençliğe hitap edilen içinde bulunduğumuz gafleti belirten diğer yazı ilgi çekici...Selam ve dua ile...