Sözlükte “terazi” anlamına gelen mizan, ahirette hesaptan sonra herkesin amellerinin tartıldığı ilahi bir adalet ölçüsüdür. Nasıl bir şey olduğu bilinmeyen mizan dünyadaki ölçü aletlerine benzemez.
Kur’an-ı kerim’de kıyamet gününde adalet terazilerinin kurulacağı ve kimsenin herhangi bir haksızlığa uğratılmayacağı belirtilmiştir. Bu durum Kur’an’da şöyle ifade edilmektedir:
”Kıyamet günü doğru teraziler kurarız; hiçbir kimse, hiçbir haksızlığa uğratılmaz. Hardal tanesi kadar olsa bile, yapılanı ortaya koyarız. Hesap gören olarak biz yeteriz.” (Enbiya 47)
Bu ölçmede iyilikleri ağır gelenler başarılı, hafif gelenler başarısız sayılacaktır. (Müminin suresi ayet 102,103)
İnsanlar amelleri tartıldıktan sonra, hadislerde cehennemin üzerine kurulmuş bir köprü olduğu bildirilen sırata doğru yönelirler. Peygamberimiz bir sözünde sırattan ilk geçenin kendisi ve ümmeti olacağını bildirmiştir.
Ey gafil insan! bir ressam bir hayâlden ibârettir. o bir resim yapınca hayran kalıyorsunda, seni Yaratanın kudret ve azametini hiç düşünüyormusun? Oysa sen O'nunla kâimsin. Nitekim Âyet-i kerime'sinde: ''Ona kendi ruhumdan üfledim.'' buyruluyor (sâd:72) Ve diyer Âyet-i kerime'lerinde de şöyle buyruluyor: '' Biz insana şah damarından daha yakınız.'' (kâf: 16) ''İçinizde!... Görmüyormusunuz?(zâriyat:21) Bununla beraber diğer Âyet-i kerime'sinde buyururki: ''Çünkü insan çok zâlim ve cahildir.''(Ahzap:72) Hayalden ibaret olan resme takılırda üzerindeki ilâhi sanatı görnez. Resme bakıyor övünüyor, ressama bakıyor hayret ediyorda, kendini görüp Yaratan'ı göremiyor. Bundan büyük cehalet, bundan büyük körlükmü olur? resmi ve ressamı görüyorda, kendini ve Yaratanı göremiyor. Kan damarlarının, sinirlerin vücuttanasıl dağıtıldığını, her uzvunun bir emirle hareket ettiğini biliyor ve görüyormusun? Bütün bu nimetlerden sonra en güzel bir süret verip yaratıyor, ana karnından çıkarıyor. Bir ressama, yaptığı güzel bir resme hayran da, bu güzel Yaratıcının resmini kimse anlamıyor.